- Jordan Yeni Yeni Basket Oynuyor...
- Jordan Boğalara Katılıyor....
- Jordan Yıldız oluyor.
- İlk şampiyonluk yılları ve rekorla
- Phil Jackson'ın gelişi
- Birinci three-peat dönemi(3 kez üst üste şampiyonluk)
- İlk şampiyonluk
- Efsanevî Bulls çağı
- Olimpiyat şampiyonluğu
- İlk emekliliği ve beyzbol yılları
- İkinci Bulls dönemi
- İkinci three-peat dönemi
- Dennis Rodman'ın gelişi
- İkinci şampiyonluk dönemi
- İkinci emekliliği
- Wizards yılları
- Hissedarlık ve başkanlık dönemi
- Başarıları
- Şampiyonluklar
- Kaynakça
- Dış bağlantılar
Michael Jeffrey Jordan
17 şubat 1963 te dünyaya gelen Jordan, emekli ABD'li profesyonel basketbolcu ve aktif işadamıdır. ABD profesyonel basketbol ligi NBA'nın resmi sitesine göre, "Oybirliğiyle, Michael Jordan tüm zamanların en büyük basketbolcusudur." Michael Jordan döneminin en efektif pazarlama başarısı olan sporcularından biri olarak, NBA liginin 1980 ve 1990'larda tüm Dünya çapında popüler olmasında önemli rol sahibi oldu.
Kuzey Karolina Üniversitesi'deki dikkat çekici performansından sonra, NBA takımlarından 1984 yılındaki NBA Draft'nda Chicago Bulls tarafından seçilerek bu takıma katıldı. Çok kısa sürede ligin yıldız oyuncuları arasında yer alarak, üretken ve skorcu oyunu ile seyircileri salona çekti. Sıçrama yeteneği, özellikle All Star Organizasyonu'ndaki slam dunk yarışmasındaki faul çizgisinden potaya smaç yapması ile, Jordan'a "Air Jordan" ve "His Airness lakaplarını getirdi. Aynı zamanda, basketboldaki en iyi savunma oyuncularından biri olarak da ünlendi. 1991 yılında Bulls ile ilk NBA şampiyonluğunu kazandı. Daha sonra iki sezon daha, 1992 ve 1993 şampiyonluk kazanarak takımı ile, "three-peat" olarak adlandırılan, üç kez üst üste şampiyonluk başarısı kazandı. Ancak, 1993-94 sezonu başlamak üzereyken aniden, beyzbol kariyerine devam etme amacıyla NBA'de basketbol oynamayı bıraktı. 1995-96 sezonunda tekrar Bulls'a döndü ve takımına 1996, 1997 ve 1998'de olmak üzere üç kez daha üst üste NBA şampiyonluğu kazandırdı. Bu dönemde Chicago Bulls ayrıca, 1995-96 sezonunda, normal sezon içinde 72 maç kazanarak en yüksek galibiyet oranına sahip oldu. 1998-99 sezonunda, Jordan tekrar basketbolu bıraktı, ancak iki sezon sonra 2001-02 sezonunda Washington Wizards takımının üyesi olarak tekrar basketbola döndü.
Kişisel başarıları arasında 5 kez MVP ödülü aldı ve 10 kez All-NBA Takımı ilk beş kadrosunda yer aldı. 9 kez NBA En iyi Savunma Kadrosu ilk beşinde, 14 kez NBA All-Star maçında ve 3 kez ise NBA All-Star maçı en değerli oyuncusu başarısı kazandı. İstatistiklerde 10 kez ligin en çok sayı atan oyuncusu, 3 kez top çalma birincisi oldu. Bunların dışında 6 kez NBA Finalleri MVP Ödülü aldı ve 1988 yılında NBA Yılın Defans Oyuncusu ödülü kazandı. Halen 30.12 sayı ortalaması ile NBA'in normal sezondaki, 33.4 sayı ile de play-offların en yüksek sayı ortalamasına sahip oyuncusudur. 1999'da, ESPN tarafından 20. yüzyıldaki Kuzey Amerika'nın en büyük sporcusu ilan edildi. Associated Press ise Babe Ruth'un ardından yüzyılın en başarılı ikinci sporcusu olarak açıkladı.
Jordan ayrıca adına çıkarılan ürünler ile de önemlidir. Nike firmasının 1985 yılında çıkardığı ve halen üretilen Air Jordan modeli ile firmanın popülerliğini oldukça arttırdı. Oyuncuya adanan ve 1996 yılında çekilen Space Jam adlı filmde oynamıştır. Jordan halen Kuzey Karolina'daki Charlotte Bobcats takımının sahibidir.
Jordan Yeni Yeni Basket Oynamaya Başlıyor...
1981 yılında, Jordan Kuzey Karolina Üniversitesi'nden Kültür Coğrafyası bölümünde burs kazandı. Henüz yeni bir koç olan Dean Smith'in yeniden düzenlediği takımda kendine yer bulan Jordan, 13.4 sayı ortalaması ve %53.4 iç saha atış başarısı ile Atlantik Konferansı'nda en iyi çaylak oyuncu seçildi. 1982 yılındaki NCAA Şampiyonluğu maçında maçı kazandıran basketi Georgetown Hoyas takımına karşı atma başarısı gösteren Jordan'ın bu maçtaki rakiplerinden biri de NBA'de önemli rekabet yaşadığı Patrick Ewing'di. Jordan daha sonra bu şutun kendisinin basketbol kariyeri için önemli bir dönüm noktası olduğunu açıkladı.[9] North Carolina'da oynadığı üç sezon boyunca, %54.0 oran ile maç başına 17.7 sayı ve 5.0 rebound ortalaması tutturdu.Naismith ve Wooden Yılın Kolej Oyuncusu Ödülleri'ni kazandığı 1984 yılında, Jordan 1984 NBA Draftı'na katılmak için North Carolina'dan planlanandan bir sene önce ayrıldı. Chicago Bulls Jordan'ı Houston Rockets'ın seçtiği Hakeem Olajuwon ve Portland Trail Blazers'ın seçtiği Sam Bowie'ın ardından üçüncü sıradan seçti. Jordan 1986 yılında yarıda kalan eğitimi için North Carolina'da eğitime tekrar başladı.
Jordan Boğalara Katılıyor...
1984'te kazandığı altın madalyanın ardından NBA'deki çaylak sezonuna da fırtına gibi başlayan Jordan, ilk yılında 28,2 sayı ortalaması ile Bernard King ve Larry Bird'ün ardından üçüncü sırayı aldı, bunun yanı sıra 6,5 ribaund ve 5,9 asist ortalamasıyla da "Yılın Çaylağı” ödülünü kazandı. Yılın en iyi İkinciler Takımı'na da seçilen Jordan için en önemli başarı Bulls'un Jordan'ın da kadroya katılmasıyla 1 yıl öncesine oranla on bir maç daha fazla kazanması ve Play-off'lara kalabilmiş olması oldu. Jordan ilk Play-Off serisinde Milwaukee Bucks'a dört maç sonunda boyun eğmekten kurtulamadı.
- Jordan Yıldız Oluyor...
Jordan ile geçen iki yılın ardından Chicago'nun en büyük sorunu arenaya gelen yolların arabalar için yetersizliği oldu. Jordan'ın kısa sürede yıldız olmasının sebebi ise her zaman alçakgönüllü ama bir o kadar da mücadeleci tavrını hem sahaya hem de dışına yansıtmayı başarmasıydı.
Kamera ile de çok iyi geçinen Jordan ve stili oynadığı reklam filmleri ve magazin dergilerinin kapaklarını süsleyerek dünyanın dört bir yanına yayılmaya kısa sürede başladı.
Nike ile yaptığı anlaşma ve ona özel üretilen spor ayakabılarıyla da bir ilke imza atan Jordan, yasak reklam yapıyor gerekçesiyle kanun değişene kadar her maçta NBA komisyonuna ceza ödemek zorunda kaldı. Ama Jordan'ın ayakkabılarından vazgeçmemesi ve Nike'ın bu cezaları seve seve ödemesi Air Jordan'ın doğmasının en büyük yardımcısı oldu.
Oyun sevgisi adına kontratına eklettiği bir maddeyle de ilklerinden birini gerçekleştiren Jordan, sezon ortası ya da sonunda, ne zaman isterse istesin, herhangi bir yerde basketbol oynamasına izin veren maddeyle bu spora olan sevgisinin kontratlarla sınırlanmasını engelledi.
Ağzından çıkan dili, dili dışarıdayken koşuşu ve yaptığı smaçlarla da NBA'e ve basketbola yeni bir stil getirdi. Ayrıca ikinci yılından sonra Bulls formasının altına giydiği Kolej takımı Kuzey Karolina forması yüzünden uzun şortlar tercih etmesi ve kafasını kazıtması da NBA'e yeni tarzlar getirdi.
İlk yılından itibaren rakiplerinin steps yapıyor suçlamaları ile karşılaşan Jordan, her maçın ardından videodan top sürüşünü ve hareketlerini medyaya gösterdi ve rakiplerinin yakalayamadığını, kameraların yakaladığını gösterdi. Jordan'ın ilk adımı o kadar hızlıydı ki karşısında onu savunan rakibi bunu anlamakta uzun süre zorluk çekerdi. Böylece "hakemler Jordan'a veteran muamelesi yapıyor" hurafesi de tarihe gömülmüş oldu.
Alçakgönüllü tavırlarıyla her zaman örnek bir süper yıldız olan Jordan, All-Star maçı kendisine sorulduğunda "en azından bir tanesinde oynamak istiyorum" diyecek kadar mütevazı olmayı başardı. Amacına da aynı yılın sonunda ulaştı, 1985 Doğu Konferansı All-Star karmasına seçildi.. Jordan ilk All-Star maçında yirmi iki dakika görev aldı ve yedi sayı kaydetti. Yeni sezonda sol ayak kemiği kırılan Jordan altmış dört maçta forma giyemedi ve yeniden All-Star seçilmesine rağmen maçta oynayamadı.. Ama Play-off’ta Celtics'e karşı kaydettiği altmış üç sayı ile en çok manşet süsleyen NBA yıldızı olmayı başardı.
İlk Şampiyonluk Yılları ve İlk Rekorları
Yine kaybedilen Play-off serisinin ardından Jordan'ın paslarını daha sağlıklı kullanabilecek oyuncular takıma kazandırıldı. Horace Grant ve Scottie Pippen, Bulls'un yeni üyeleri ve Jordan'ın en yakın arkadaşları oldu. O yıl normal sezon MVP'si, yılın en iyi savunmacısı, All-Star'ın en değerli oyuncusu ödüllerini kazanan Jordan bütün ödülleri tek başına silip süpürdü. Ama konferans finallerinde "Bad Boys" olarak tanınan Detroit Pistons ekibi Jordan'a karşı çok iyi hazırlanmıştı ve Bulls'u o yıl ve devam eden iki yılda durdurmayı başardılar. Efsanevi Koç Chuck Daily ve ekibi tarafından tasarlanan Jordan Rules (Jordan Kuralları) iki yıl daha başarılı olmuştu.
1988-89 sezonunda Jordan'ın istatistikleri belki de en üst düzeye çıkmıştı. 32,5 sayı ortalamasıyla sezonu tamamlayan Jordan, 8,0 asist ortalaması ve yine 8.0 ribaund ortalamasını da yakalamayı başarmıştı. Aynı yıl 2,89 top çalmayla da sezonu üçüncü tamamladı. Play-off'larda da Cleveland Cavaliers'ı nefes kesen beşinci maçta geçen Bulls, 101-100 lük skoru Jordan'ın Craig Ehlo'nun üzerinden attığı son saniye basketi ile elde etmişti. Bu efsanevî şut, "the shot" olarak da bilinmektedir.
...............................Birinci three-peat Dönemi ........................
İlk şampiyonluk [değiştir]
Üst üste Pistons'a karşı alınan üçüncü Doğu Konferans finali mağlubiyeti, soru işaretlerinin doğmasına neden oldu, ancak işte o zaman gösterdiği kararlılık Jordan'ın karakteristik özelliklerinin en güzel örneğini sergiledi: En iyiyi başarana kadar pes etmemek.Jordan yeni sezonda kendini kanıtlamayı başardı ve Bulls, deplasmanda sadece 2 maç kaybederek rekorunu yeniledi. Jordan da üçüncü kez art arda MVP seçildi. Fakat Play-off'larda yaptığı daha da etkileyiciydi: Üç yıldır kaybederek elendiği Detroit Pistons'ı 4-0'lık skorla süpürerek takımını finale çıkarmayı başardı.
NBA Finallerinde, Magic Johnson'ın son yılında Lakers'a karşı evlerinde kaybedilen ilk maçın ardından Jordan ve Bulls yıllardır özlemini duyduğu şampiyonluk yolunda emin adımlarla ilerlemeye başladı. Lakers karşısında peş peşe alınan dört galibiyet ve Jordan'ın 31.4 sayı, 6,4 ribaund ve 8,4 asist ortalamaları, şampiyonluk yüzüğünü takmalarını sağladı.
Efsanevî Bulls çağı
1992 finallerinin açılış maçında yine bir rekor kırarak 35 sayı atan Jordan, takımının 79-64 geriden gelerek 97-93’lük bir galibiyet almasında önemli rol oynadı.
1993'de te Jordan klasikleri ve rekorları ile devam etti. Patrick Ewing'li Knicks'i 4. kez geçen Bulls, deplasman dezavantajıyla çıktığı seride rakibine şans tanımadı. 105-95 biten 4. maçta 54 sayı atan Jordan, beklentilere yeniden cevap vermeyi başarmıştı.
5. maçta Jordan 29 sayı, 10 ribaund ve 14 asistle triple-double yapmış ve yine rakibini çaresiz bırakmıştı. Madison Square Garden'da gelen 97-94 lük zafer, Knicks'i bir kez daha elemelerini sağlamıştı.
Finalde Phoenix Suns'a karşı tutturduğu maç başına 41,0 sayı ortalama ve 6 maçta gelen bir başka yüzük, belki de herkesin kendi kendisine sorduğu "Bu başarı nereye kadar devam edecek?" sorusuna cevap olmuştu: Jordan oynadıkça bu başarı devam edecekti.
Olimpiyat şampiyonluğu
İlk emekliliği ve beyzbol yılları [
Hakkında ne yapacağına dair çıkan spekülasyonlara ve medya baskısına fazla aldırmayan Jordan, kısa süre içinde yine spot ışıklarının altında idi; ancak bu sefer bir beyzbol sahasında. Çocukluğundan beri en büyük rüyalarından birisi olan beyzbola Birmingham Barons takımının formasıyla adım attı. Beyzbolda pek de iyi bir sezon geçirmeyen Jordan, daha sonra, basketbolun dışında geçirdiği sürenin, kafasını toparlaması için yeterli olduğunu düşünerek 1994-95 sezonun sonlarına doğru basketbola geri döndü. Basketbola döndüğünü açıklarken yaptığı basın açıklaması ise sadece iki kelimeden oluşuyordu: "I'm back." yani, "Geri döndüm."
İkinci Bulls dönemi
Play-off'larda 23 numaralı formasına kavuşan Jordan, ilk turda 31,5 sayı ortalaması tutturmayı başarmıştı, ama Shaquille O'Neal'lı Orlando Magic, Jordan'ın ilk yılında yüzüğü almasına izin vermedi. Altı maçlık serinin sonunda kazanan Florida takımı olmuştu.
......................İkinci three-peat dönemi ......................................
1995-96 sezonuna iyi bir başlangıç yapmayı plânlayan Jordan, sezon öncesinde oldukça çok çalışmıştı. Ayrıca takıma ligin en iyi ribaund alan oyuncularından birisi olan Dennis Rodman dahil olmuştu. Jordan, Pippen ve Rodman üçlüsü sezona mükemmel bir başlangıç yaptı ve ilk 44 maçta tam 41 galibiyet elde etti. Normal sezonu da 72 galibiyetle kapatan Bulls, bu alanda bir NBA rekoru kırmış oldu.İkinci şampiyonluk dönemi
1996-97 sezonunda da Bulls, normal sezonda altmış dokuz galibiyet alırken, Jordan normal sezon MVP ödülünü Utah Jazz oyuncusu olan Karl Malone'a kaptırmıştı.
Play-off'larda da finallerde karşı karşıya gelen bu ikiliden gülen taraf bu defa Michael Jordan oldu. Tıpkı bir önceki sene olduğu gibi altı maçlık serî sonunda Bulls, art arda ikinci şampiyonluğuna uzandı. Beşinci maçta grip olduğu hâlde oynayan Jordan, yine de otuz sekiz sayı atarak maçı kazandırmasını bildi.
1997-98 sezonunda yine iyi bir sezon geçiren Jordan ve arkadaşları, takımın normal sezonda altmış iki galibiyet almasını sağladı. Play-off'larda ise finaldeki rakipleri yine Karl Malone'lu ve John Stockton'lı Utah Jazz'dı.
Bu defa serî, geçen yıldan bile daha çekişmeli geçti. İlk beş maçın üçünden galip ayrılan Bulls, altıncı maçın sonunda bitime kırk saniye kala 86-83 gerideydi ve zor durumdaydı. Fakat Jordan önce Jazz savunmasının arasına dalarak bir turnike bırakarak farkı bire indirdi, sonra da savunmada topu Karl Malone'dan çaldı. Ardından da Jazz forveti Bryon Russell'ın üzerinden attığı basketle takımına şampiyonluğu getiren maçı kazandırdı.
Bulls yeniden art arda üçüncü şampiyonluğunu elde etmişti. Bu başarıda da en büyük pay sahibi, Michael Jordan idi.
İkinci emekliliği
Wizards yılları
Hissedarlık ve başkanlık dönemi
Başarıları
- NBA MVP (En değerli oyuncu ödülü): 1987-88, 1990-91, 1991-92, 1995-96, 1997-98
- NBA Finalleri MVP Ödülü: 1990-91, 1991-92, 1992-93, 1995-96, 1996-97, 1997-98
- NBA Yılın En İyi Savunma Oyuncusu Ödülü: 1987-88
- NBA Yılın Çaylağı Ödülü: 1984-85
- ACC Ligi Yılın Basketbolcusu Ödülü: 1983-84
- NBA All-Star Smaç Şampiyonası Ödülü: 1987, 1988
- Kariyer sayı ortalamasında (normal sezonda 30.1, Play-off'larda 33.4) tüm zamanların en yüksek ortalamasına sahip oyuncudur.
- Bir Play-off maçında 63 sayı atarak Play-off'ların bir maçta en çok sayı atan oyuncusu olmuştur.
- ESPN'in anketinde 100 yılın en iyi atleti seçilmiştir.
- 10 sezon NBA'de sayı kralı olmayı başararak bir rekora imza atmıştır
Şampiyonluklar
- NBA şampiyonluğu (6 kez)
- Olimpiyat altın madalyası (2 kez)
Biliyorum konu çok uzun ama Jordan da az bişi değil....:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder